Darbe teşebbüsünün ardından olağanüstü günler yaşayan Türkiye'de terörle mücadele edebilmek için tarihi bir karar alındı. Milli Güvenik Kurulu'nun 4 saat 40 dakika süren toplantısının ardından Bakanlar Kurulu'nda alınan kararları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan; "Bakanlar Kurulu kararıyla 3 ay süreyle Olağanüstü Hal ilan edilmesini uygun gördük" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle;
Ülkemizin ve milletimizin silahlı kuvvetlerimiz içinde yuvalanmış bir grup darbe girişimi başlatmıştır. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, TBMM, Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığı, MİT yerleşkesi, Boğaziçi köprüsü yoğun saldırı altında kalmıştır.
Uçaklarla, helikopterlerle devlete saldırdılar. Darbe girişimi amacına ulaşamadı.
Milletimizin cesurca duruşu bu teşebbüsün amacına ulaşmasını engellemiştir.
Asker elbisesi giymiş teröristler karşısında duran halkımız gece boyunca destan yazmıştır. Vatandaşlarımız, gözlerinin önlerinde onlarca kişi vurulup şehit olurken, yaralanan kardeşlerimiz onları taşımıştır.
Tarihimizde ilk kez darbe girişimini millet durdurmuştur.
Ülkemiz tarihinde bir silahlı darbe girişimi halk tarafından bozguna uğratıldı. Darbe girişimine bulunanların açtıkları ateş sonrası 246 masum insan hayatını kaybetmiştir.
Bu vesileyle şehitlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına ve Türk milletine başsağlığı diliyorum.
Darbe girişimleri haber alındığından itibaren tüm arkadaşlarımızla yakın temas halinde olduk. Milletimizin dirayeti sayesinde ertesi akşam olmadan tamamen bertaraf oldu. Önce MGK’yı ardından Bakanlar Kurulu’nu topladık.

3 AY SÜREYLE OLAĞANÜSTÜ HAL İLAN EDİLDİ
Ülkemizde 127.maddesi uyarınca Olağanüstü Hal ilan edilmesini hükümetimize tavsiye etme kararı aldık. Bakanlar Kurulu kararıyla 3 ay süreyle Olağanüstü Hal ilan edilmesini uygun gördük.
Olağanüstü Hal demokrasiye karşı değildir. Yaşadığımız darbe girişimi, kimlerin demokrasi yanında, kimlerin diktatörlük peşinde olduğunu gördük.
Onlar o imanlarıyla tankların önünde durup şehadete koştuklarını haykırdılar.
Darbe girişimin ardından yine aynı cüreti gösteremesin diye meydanlarda halkımız durarak adlarını tarihe yazdırklarını unutmasın. Şurası çok çok önemli Ankara’da Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’nda görev yapanlar başta olmak üzere ağır saldırı altında dahi bir adım geri atmadan duran kardeşlerimizin hareketi takdire şayandır.
Valiliklerimiz belediyelerimiz başta olmak üzere tüm güçleriyle devletlerinin yanında duran yöneticilerimizi tebrik ediyorum.
Milletimiz devletine, devletimiz milletine sahip çıkmıştır. OHAL, halkımızı saldırılardan korumak amacıyla alınmıştır. Aldığımız bu kararı, Avrupalı devletlerin eleştirme hakkı yoktur. Bu millet kendi kaderini belirlemeye muktedirdir.
MALİ DİSİPLİNDEN ASLA TAVİZ VERMEZ YOLUMUZA DEVAM EDERİZ
Bu süreçte Türkiye, başta tasarrufların artırılması konusundaki teşvikler olmak üzere ekonomideki reformlarını kesintisiz sürdürecektir. Merkez Bankamız gayet güzel açıklamalarını yaptı. Bundan sonra da kararlı bir şekilde yürüyeceğine inanıyorum. Piyasada da herhangi bir likidite sıkıntısı söz konusu değil ve olmayacaktır da. Biz mali disiplinden asla taviz vermez ve yolumuza öyle devam ederiz.
VALİLERİMİZİN YETKİLERİ DAHA DA ARTACAK
MGK ve hemen ardından icra ettiğimiz Bakanlar Kurulu'nda aldığımız kararların hayırlı olmasını diliyorum. Milletime şunu söylüyorum: 'Eyvah, şimdi OHAL ilan edildi, yoksa bu süreçte artık valiler devreden çıkıp, bu süreçte silahlı kuvvetler mi yönetime el koyacak?'
Asla böyle bir şey söz konusu değil. Tam aksine valilerimiz yetkileri, iradeleri, bu süreç içerisinde daha da artacak. Ve silahlı kuvvetlerimiz, valilerimizin emrinde onların yönetiminde bu süreci sürdüreceklerdir. Ve bizler demokrasiden asla taviz vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz, bunu da böyle biliniz. Silahlı kuvvetlerimiz de, kesinlikle hükümetinin emrindedir, hükümetiyle birlikte hareket etme noktasındadır. Ve Anayasamızın amir hükmü gereği, bu milletin seçmiş olduğu Cumhurbaşkanı olarak, başkomutan olarak, bizler de askerimizle beraber, silahlı kuvvetlerimizin içerisindeki bütün o virüsleri temizleme mücadelesini sürdüreceğiz.
Diğer kurumlarımızda emniyette ve diğerlerinde bu tür virüsleri temizleme süreci devam ediyor. Kararlı bir şekild bu da devam edecek. Adeta bir kanser virüsü gibi vücüt metastaz oldu, bunu temizlemeye mecburuz ve bunu inşallah temizleyeceğiz. Ki milletimiz huzur bulsun, milletimiz geleceğe umutla bakmaya devam etsin. Ben milletime şunu hatırlatıyorum; sakın endişele kapılmayın. Hiçbir endişeye yer yok. Türkiye bu badireyi hamdolsun atlattı ve bundan sonra da yatırımlarıyla beraber bu süreci güçlenerek devam ettirecektir.
OHAL NEDİR? Olağanüstü halde ne oluyor?
Olağanüstü hâl, 27 Ekim 1983 tarihinde yürürlüğe giren 2935 sayılı Olağanüstü Hâl Kanunu kapsamında tabii afet, tehlikeli salgın hastalıklar, ağır ekonomik bunalım ve "anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması" olarak nitelendirilen durumlardır.
Bu hâllerin bir veya birden fazlasının görülmesi durumunda cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Millî Güvenlik Kurulu'nun görüşünü de aldıktan sonra, yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hâl ilan edebilir.
Olağanüstü hâl (OHAL) , olağanüstü yönetim usullerinin uygulanmasını gerektiren doğal afet, tehlikeli salgın hastalık, ağır ekonomik bunalım, kamu düzenini ciddi biçimde bozan yaygın şiddet olayları gibi durumlar. Olağanüstü hâl rejimi yönetim makamlarının yetkisinin genişlemesi sonucunu yaratır. Belirli yaş aralıklarındaki vatandaşlar için çalışma yükümlülüğü, gerektiğinde para ve mal yükümlülüğü konulabilir. Olağanüstü hâl önlemlerinin ortak ve en tartışmalı yönleri ise yaygınlaştırılması ve genellikle bunlara karşı yargı yolunun kapalı olmasıdır.