Ünlü Ressam Gülsün Erbil'in öncülüğünde her yıl düzenlenen Ekim Geçidi sergisinin bu yıl 16'ıncı gerçekleştiriliyor.
Çağdaş görsel sanatları topluma tanıtan, sevdiren, bütünleştiren özel bir sergi olan Ekim Geçidi, yaratıcılık ve uygarlığın gelişmesi için de sanata katkı sunuyor. 45 sanatçının eserinden oluşan karma sergi 25 Ekim-8 Kasım tarihleri arasında Ankaralı sanatseverler de buluşmuştu.
Bu yıl 16 şehirde açılan Ekim Geçidi sergisi 18 Kasım'da İstanbullu sanatseverlerle de buluştu. Beyazıt'daki Antik Cisterna'da açılan sergide kadın sanatçıların eserleri ağırlıklı olarak yer alıyor.
Çanakkale'de de açılacak olan sergi 29 Kasım'da ise İzmirli sanatseverlerle buluşacak.
Sergide eserleri bulunan sanatçılar; A. Seda Meral, Adalet Binnur, Alangoya Alınç, Alev Şahin, Aysel Erken, Ayşen Erte, Ayten Erken, Bahar Kızgınkaya, Belgin Özkoç, Can Etik, Cumhur Özer, Emine Çakır, Elif Çatlıoğlu, Fatoş Çelebi Kalpak, Fırat Çalkuş, Firdevs SAğlam, Gündüz Karul, Gülay İnce, Gülser Panço, Gülsün Erbil, Hacer Göktaş, Hakan Dilek, Hande Altunçer, K.Muzaffer Gençer, Mustafa Dulda, Nevin Bayrak, Nilgün Eraydın, Nuray Öktem, Nurşen Kulattı, Perihan Sadıkoğlu, Onur Ayangil, Özlem Uslu, Sait Adalı, Sabahat Bayar, Selin Akar Abuc, Sema Sevgen, Semra Nak, Sevin Akış, Şebnem Altuntaş, Şule Öztürk, Zeynep Güldoğdu, Zeliha Kayalar.
Ressam Gülsün Erbil, sergiyle ilgili kaleme aldığı yazıda serginin neden Atatürk ve Cumhuriyet'a adandığını şöyle anlattı; "Dünya tarihinde emperyalizme karşı kazanılmış ilk kurtuluş savaşının sonunda kurulan Türkiye Cumhuriyetinin 94.yılını onurla kutluyor, kurucusu büyük önder ATATÜRK’ü sevgi ve saygıyla anıyoruz. Cumhuriyetimiz, kurulduğu 29 Ekim 1923’ ten beri, uygarlık ve özgürlük yolunda ilkelerini sürdürmüş, demokratik ve bağımsız Cumhuriyet düşüncesini kuşaktan kuşağa devam ettirmiştir. Çağdaş Sanat, Cumhuriyetimizin kazanımlarından birisidir. Sanatçıların yaratma özgürlüklerinin, dünyadaki uygarlık düzeyini yakalayabilme çabalarının ATATÜRK’ ün Cumhuriyeti sayesinde olduğunu hatırlatmak istiyorum. Cumhuriyete kadar geçen zaman diliminde, doğu ve batıyı taklitten ileriye gidilemediği için cahil kalınmıştır.
Sanat ve sanatçılar kültürün can damarıdır. Dünya kültüründe gelişim ve değişimleri takip eden, benimseyen, yaratma yöntemlerini esas alan toplumlar ilerlemekte, diğerleri ise geri gitmektedirler. Türkiye’de CUMHURİYET’imizin ivmesi ile gelişen Çağdaş Sanat tarihini sizlere doğru olarak tanıtabilmek için başlatmış olduğum EKİM GEÇİDİ sergilerimize katılan sanatçıların, özgür ve özgün yapıtlarıyla, bugünkü yapay sanat ortamından Çağdaş Sanatımızı kurtaracaklarına inanıyorum. Bilindiği gibi, pusulanın sapmasını düzeltmeden doğru yön tayini olanaksızdır. Yaratıcılığı esas alan sanatçılarla bir araya gelinerek doğru yoldan gidileceğine, ayrıca 150 yıllık sanat serüvenimize çıplak gözle bakabilen sanat tarihçilerinin, sanat eleştirmenlerinin doğruyu, özgünü ve yeniyi araştıracaklarına, toplumumuzu aydınlatacaklarına inancım tamdır.
16 yıldır devam etmekte olan Ekim Geçidi sergilerimizin en önemli özelliklerinden birisi de eğitim amaçlı olmasıdır. Günümüzde aktif sanat yapan her kuşaktan, kurumdan, bağımsız sanatçılardan, her teknikten, stilden yapıtlar sergilememiz (resim, heykel, seramik, baskı teknikleri, video, enstelasyon, performans vs.) çağdaş sanatımızın gelmiş olduğu noktayı göstermesi açısından da önemlidir. ATATÜRK’e, CUMHURİYET’e, SANAT’a saygı ve sevginin sonsuza dek süreceğini, daha çok sanatseverle buluşacağını, Anadolu’daki bütün illerimizde gerçekleşme olanağına kavuşacağını ve Türkiye’nin itibarının artmasına katkı sağlayan bir olguya dönüşeceğini düşünüyorum. Belediyelerin ya da özel kurumların desteği ile en kısa tarihte “ EKİM GEÇİDİ MÜZESİ”nin kurulduğu ili taçlandırabilmeyi sabırsızlıkla bekliyorum. "
