KADIN ÖRGÜTLERİ

Güllü;”Yükselen şiddet kadınların üzerindeki baskıyı artırdı”


 
.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü’nün kamuoyu açıklaması  


“Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu olarak 1976 yılından beri kamuoyu faydası gözeterek çalışıyoruz. Mutlak surette demokrasiden ve darbe(ciler) ile mücadeleden yanayız. Ancak bu meşru mücadeleyi yürütürken alınan her türlü önlemin insan hakları hukukuna uygun olması gerektiğine inanıyoruz. Bu sebeple, sivil toplumun gözünden içinden geçtiğimiz süreci ve toplum vicdanını yaralayan gidişatı bir uyarı mahiyetinde siz kamuoyu ile paylaşmak istedik, zira bu deneyim ve tanıklığın sivil seslerin iyice duyulmaz olduğu bu dönemde önemli olduğuna inanıyoruz.
 
Cumhuriyet tarihinde birçok darbe yaşamış ülkemizin darbelerden çok çektiğini sıklıkla hatırlatan ve tüm vesayetlerin kaldırılacağı söylemini sıkça kullanan iktidarın son zamanlarda  sergilemekte olduğu hukuktan uzak ve uluslararası sözleşmeleri ihlal eden tavır, dahası interneti kesmeye dahi varan kısıtlama ve müdahaleler  yeni bir vesayet sistemi ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.
Her türlü toplanma ve gösteri hakkının güvenlik gerekçeleriyle kısıtlanması, halkın haber alma özgürlüğüne müdahaleler, Cumhuriyet gazetesi yazarlarının  gözaltına alınmaları ve tutuklanmaları, halk iradesi hiçe sayılarak belediyelere kayyumlar atanması, TBMM çatısı altında  seçilmiş milletvekillerinin gözaltına alınmaları ve tutuklanmaları, halk iradesi ile seçilmiş kadınların yerlerde sürüklenerek, tüm kadınlık onuru ayaklar altına alınarak çeşitli muamelelere maruz bırakılmaları ve nihai olarak 370 STK nun 3 aylık süreyle kapatılması içinden geçtiğimiz karanlık günlerde bize Sn.Cumhurbaşkanının söylediği cümleyi hatırlatıyor; At izi it izine karıştı.
                                                                              
Bu ülkenin kadınları olarak Cumhuriyete, demokrasiye, barışa, özgürlük ve laikliğe bağlığımızı bir kez daha tekrarlıyor, bu yoğun ayrımcı uygulamaların insan haklarının özünü etkileyip yargı denetimini erozyona uğratarak hukuk devleti ilkesini tehlikeye attığını hatırlatıyoruz.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü’nün yaklaştığı bu zamanda, ülkede yükselen şiddet ortamının ve anti-demokratik uygulamaların kadınların üzerindeki baskıyı artırdığını, süregelen hukuksuzluğun kadınların kamusal alandaki varlığını görünmez kıldığını ve kadına karşı şiddeti tetikleyen bir mahiyette olduğunu kamuoyuna hatırlatıyor, barışın ve özgürlüğün hüküm sürdüğü, eşitlikçi, laik ve demokratik bir Türkiye mücadelesinden vazgeçmeyeceğimizi tekrarlıyoruz."