KA.DER, 2008 yılından beri Türkiye’de atama ve seçimle oluşan karar organlarında kadın
oranlarına bakarak verdiği “karne”yi geçtiğimiz yıl OHAL koşullarında istatistik yapılabilecek
bir ortam kalmadığı için hazırlayamamış ve bir manifesto yayınlamıştı.
Olağanüstü hal koşullarında karar alma mekanizmalarında -mecliste, yerel yönetimlerde,
bürokraside, yüksek yargıda, akademide, işveren ve meslek örgütlerinde- kadınlar “yok”, yani bu
“olağanüstü” durum yine erkeklerin eseri!
KA.DER’in, “Temsilde Kadın-Erkek Eşitliği” karnesi kadınların karar alma mekanizmalarındaki
“yokluğunu” bir kez daha ortaya koydu.
İşte “Temsilde Kadın-Erkek Eşitlik Karnesindeki “vahim” rakamlardan bazıları:
Milletvekillerinin sadece yüzde 13,91’i, büyükşehir belediye başkanlarının yüzde
6.66’sı,rektörlerin yüzde 9,09’u kadın. Kadın vali oranı yüzde 2,4 iken, kadın kaymakam oranı
yalnızca yüzde 1,67. İllerin yüzde 40’ı kadın milletvekiline, yüzde 9,66’sı kadın muhtara sahip
değil. Şirketlerin yüzde 41,5’inin yönetim kurullarında kadınlar yok.
• 543 milletvekilinin 75’i
• 27 bakanın 2’si
Bürokrasi geleneğini bozmuyor, koltuklarda erkekler oturuyor! 26 müsteşar arasında yalnızca 1
kadın var, 81 valinin yalnızca 2’si kadın. Yerel yönetimler de, kadınların temsili konusunda
bürokrasinin kadınlara kapalı kapılarını aratmıyor.
Türkiye, Dünya Ekonomi Forumu (WEF) Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Sıralamasında, 145 ülke
arasında 131. sırada; Küresel Cinsiyet Eşitliği sıralamasında ise 2016’da 105. sıradayken
2017’de 131. sıraya gerilemiş durumda.
Cinsiyet ayrımcılığı toplumsal yaşamın tüm hücrelerine sirayet etmiştir. Kadına yönelik şiddet,
istismar haberleri gündelik yaşamımızın bir parçası haline gelmiş durumda. Erkek şiddeti artış
göstererek sürüyor; 2017 yılında 407 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 387 çocuk cinsel
istismara uğradı, 332 kadın cinsel şiddete maruz kaldı.
8 Mart vasıtasıyla tüm siyasi partilere tekrar hatırlatıyoruz;
“Kadın-erkek eşitliğinin sağlanması için parti tüzüklerinizde değişiklik
yapın ve %50-%50 eşit temsil için fermuar sistemini uygulayın”
Kadınların karar alma mekanizmalarında eşit temsili ve eşit katılımı; toplumda infial yaratan
uygulama ve inanışların önüne geçmek, sorunların çözümünde kadın bakış açısı ve deneyimden
yararlanmak, daha demokratik, barışçıl bir toplum inşa etmek ve küresel insan hakları
standartlarını yakalamak için şarttır. Toplumun yarısını oluşturan kadınların içinde yer
almadığı her şey eksiktir.
Tüm kadınları birleşmeye, tüm erkekleri de kadınların önündeki engelleri kaldırmaya
çağırıyoruz.