KAGİDER'den yapılan açıklama şöyle;

"Hükümetimizin İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) Kadın İlerlemesi Teşkilatı Tüzüğü’nün giriş bölümünde yer alan çağdaş uygarlık standartlarına aykırı ifadelere çekince koyması ne kadar doğru ise; geçtiğimiz günlerde YÖK Başkanı Sayın Yekta Saraç tarafından yapılan, kendi hazırladıkları “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum Belgesi’nde değişiklik yapma yoluna gidecekleri yönündeki açıklaması da o kadar yanlıştır.

Bu konuda önerimiz, Türkiye’deki toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi ve kadının güçlendirilmesi için çalışan tüm sivil toplum kuruluşları ve ilgili kamu kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan ortak bir çalışma grubu kurulmasıdır. Böyle bir çalışma grubu en uygun ve kadınların yararına olan yaklaşımı ortaya çıkartacaktır.

Toplumsal cinsiyet eşitliği ve toplumsal cinsiyet adaleti birbirini tamamlayan ve kuvvetlendiren iki kavramdır. Bu kavramların nasıl kullanılması gerektiği, uluslararası anlaşmaların dikkate alınmasını, önem ve hassasiyet gösterilmesini gerektiren bir konudur.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda 1979 yılında kabul edilen “Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi”nin (CEDAW) ilk maddesinde ‘siyasal, ekonomik, sosyal, kültürel, kişisel veya diğer alanlardaki kadın ve erkek eşitliğine dayanan insan haklarının ve temel özgürlüklerin, medeni durumları ne olursa olsun kadınlara tanınması’ ifadesi yer almaktadır.

Uluslararası anlaşmalarda mevcut olan eşitlik kavramının yerine adalet kavramının konulması fırsat eşitliği ve eşitlik taleplerinin içeriklerinin muğlâklaşması tehlikesini beraberinde getirecektir. Bu durumda, var olan eşitlik talepleri kültürel, coğrafi temellere ve inanca dayalı olarak tartışmaya açık hale gelebilecektir.

Ülkemizde kadın girişimciliğinin ve istihdamının geliştirilmesi, kadının her alanda güçlendirilmesi için mücadele eden bir sivil toplum kuruluşu olarak YÖK’ün bu yöndeki karar ve çalışmalarını yeniden gözden geçirmesi acil, doğal ve öncelikli beklentimizdir."