Enfeksiyon Hastalıkları'ndan Prof.Dr. İftihar Köksal, Türkiye'de koronavirüs vaka sayısının azalmasında insanların artık koruma yöntemlerini biliyor ve uyuluyor olmasının yanı sıra filiasyon çalışmalarının da etkili olduğunu söyledi ancak rehavete kapılmayın uyarısında bulundu.
ASLA GEVŞEMEMEK LAZIM
Prof.Dr. İftihar Köksal, NTV'deki Ahmet Arpat'ın moderatörlüğündeki programda önemli uyarılarda bulundu.
Evlerde özgürlüğümüz kısıtlanmış gibi gelse de evde kalmak bulaşmayı engelleyici bir faktör olduğuna dikkat çeken Prof.Dr. Köksal sözlerini şöyle sürdürdü, "En başta herkes çok bilinçsizdi, bugün yüzde 100 uyum olduğunu söylemek mümkün değil ama insanların büyük kısmı maske takıyor. İnsanlar sarılmıyor, öpüşmüyor, toplu ortamlarda bulundukları ortamlar yok. Bunlar virüsün yeni avlar bulmasını engelledi. Asla ve asla gevşememek lazım. Unutmayalım ki aramızda hala 972 kişi bu virusla infekte. Bu sıfır değil, 0,72. Hala birileri infekte olabilir."
Virüsün yayılımının engellenmesi için aseptomatik vakaların ancak test taramalarıyla belirnebileceğini hatırlatan Köksal, 'Artık en ufuk bir şüphede insanlar test yaptırabiliyor. Bu da vakaların erken belirlenmesine ve karantina alınmasına olanak sağlıyor. Bütün bunlara baktığımızda hastalığın azalması doğal." dedi.
Prof.Dr. İftihar Köksal, sıcak havaların coronavirüse etkisinden 65 yaş üstüne getirilen seyahat özgürlüğüne, havuzların güvenliğinden maskeyle spor yapmaya kadar merak edilen sorularla ilgili olarak ise şunları söyledi;
SICAK HAVA CORONAVİRÜS'Ü ENGELLER Mİ?
- Havalar sıcak oldu, havalar ısında virüs bulaşmayacak diye düşünmemek lazım Brezilya’da bir sürü vaka görüldü.
Hastalık yapma ve bulaşmasında bir azalma yok, virüs kolayca yayılıyor ama hastalandırma etkisinde azalma var. İlk vakalar daha ağırken bugünkü vakalar daha hafif seyrediyor. Yatırdığım hasta sayısı ayaktan takip edilen hasta sayısının üzerine çıktı.
Gelen vaka yeni vaka, hastanın kliniği daha iyi olduğu için yatırma ihtiyacı duymuyoruz. Evde tedavilerini alıyorlar. İlk vakalarda daha fazla hastayı yoğun bakıma yatırma ihtiyacı duyuyorduk.
Bunlar hastalığın hastalandırma gücünün azaldığı anlamına geliyor.
Bunlar kimseyi rehavete sokmasın, hastalık hala çok bulaşıcı.
Maskeli, mesafeli ve temassız bir yaşam bizi koruyabilecek olan. Bu üç noktayı kesinlikle gözden kaçırmamak lazım.
65 YAŞ ÜSTÜNDEKİLER NASIL SEYAHAT ETMELİ?
65 yaş üzerindeki insanlara otobüsle en az 1 ay kalmak koşuluyla memleketlerine yakınlarının gitmesine izin verildi. Bu kişilere test yapılacağını biliyorum. Test sonuçları negatifse gidebilecekler.
Ama acaba gidecekleri yerdeki kişilerin durumu biliniyor mu? Örneğin İstanbul’da kalmış, memleketine gittiğinde torunu yakınları gelecek sarılacak. Bu bir risk.
Diğer risk, bu kişiler saatler süren yolculuk yapacaklar. En az 18 saat yolculuk yapacaklar, aralarda inecekler, temas etmemeleri mümkün değil, o otobüse binen herkese test yapılmış olacak mı? Kan pıhtısı atma riski vardır. Acaba böyle olacağına ileri yaştaki kişiler için bir uçak yolculuğu daha mı güvenli olurdu. Çünkü bir iki saatte ulaşmak mümkün.
65 yaş üstüne seyahet özgürlüğünde acele edildiğini düşünüyorum.
Kişilerin kendi kontrollerini, önlemlerini almaları lazım.
Bu yolculuktan sonra gidip yakınlarının yanında hasta yatacaklarsa hiç gitmemeleri lazım.
AÇIK HAVADA VİRÜS BULAŞIR MI?
Açık hava virüsün bulaşması açısından virüs açısından kötü bir ortam. AVM’lerde bir sürü sorun ve risk söz konusu. Kişiler AVM’lerde dolaşacak, temas edecek, lavoboları kullanacak. Açık alan bulaşın çok daha zor olduğu bir ortam.
Sosyal mesafeye uyduktan sonra, maske takılmasıyla parkta oturmanın sahilde dolaşmanın riskli olduğunu düşünmüyorum. Kuralllara uyduktan sonra açık havada risk yok. Temiz havadayız, güneşin ultra viyole gücü var.
TATİLDE CORONAVİRÜSE KARŞI ÖNLEM
Tatile giderken araçla gidilecek, kaç kişi seyahet edecek dikkat etmek lazım. Gittikleri yerde kolay ulaşabilecekleri sağlık kuruluşu var mı, test yaptırabileçekler mi gibi hesaplamaların tatil planı içinde yer almalı.
Havuzlar klorlandığı için virüsü öldürme açısından önemli bir araçtır. Fakat sosyal mesafeye dikkat edilebilecek mi? Suyun içine sekresyonların bulaşmaması lazım.Havuza konulacak klor miktarı bellidir, kaç kişi aynda girmeli gib koşulların belirlenmesi lazım.
Birlikte yüzülen kişinin, aradaki mesafenin uzak olması lazım.
Suya sekresyon çıkardığında diğer yüzen kişi ağzıyla o suyu aldığında risk oluşturur.
MASKEYLE SPOR YAPMAK TEHLİKELİ
Maskeyle spor yapmak hiç kolay değil. N95 maske sık soluk alıp verevekleri için içerde karbondioksit birikmesine ve bilinç kaybına neden olabilir.
Maskeyle spor salonunda spor yapılmasını doğru bulmuyorum. Spor yaparken maske kullanılması doğru değil, spor salonlarınde bireyselleştirilmiş alanlarda spor yapılmalı.
Açık havada belki yürürken maske takılbilir ama koşarken maske takmak doğru değil. Birçok insan aynı alanda yürüyor olabilir koşarken kendi yarattığı rüzgarla geriye doğru 8 metreye virüs gidebilir. Aradaki mesafeyi uzatmak lazım.
Sabah erken veya akşam geç saatte spor yapılabilir. Fazla kişi varsa yapmamakta fayda var.
Maskeyle spor yapmak tehlikeli.