TÜSİAD Genel Kurulu öncesinde geçtiğimiz ay yaşamını yitiren Onursal Başkan Mustafa Koç için özel bir etkinlik düzenledi. Barkovizyon gösterisinde Mustafa Koç’un dostlarıyla çekilmiş fotoğrafları yer alırken, onun TÜSİAD Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmalardan bazı alıntılarda yayınlandı. Barkovizyon gösterisini omuzu kırıldığı için kolu bandajlı toplantıya katılan kardeşi Ali Koç göz yaşları içinde izledi.

TÜSİAD Başkanlar Konseyi adına Mustafa Koç anısına hazırlanan metni için Bülent Eczacıbaşı okudu.

TÜSİAD Başkanlar Konseyi adına Mustafa Koç anısına hazırlanan metni için Bülent Eczacıbaşı okudu.
"Onur Başkanımız, can dostumuz, sevgili kardeşimiz Mustafa Koç bugün aramızda yok. Salonumuz boş, içimiz buruk, gözlerimiz onu arıyor” sözleriyle konuşmasına başlayan Bülent Eczacıbaşı, TÜSİAD’ın 45 yıllık tarihinde hiç böylesine zamansız bir kayıpla sarsılmadıklarınını söyledi.

ONU SEVDİK, HAYRAN OLDUK
Bülent Eczacıbaşı’nın Mustafa Koç’u şöyle anlattı; “
Mustafa’yı çok sevdik, ona çok hayranlık duyduk, ona çok güvendik. Mükemmel eğitimi, deneyim birikimi, global vizyonu ile, toplumunun ve ailesinin değerlerini tümüyle özümsemiş olan, 29 Ekim doğumlu Mustafa, Türkiye'nin geleceğini omuzlarında taşıyan iş insanıydı. Ama o, milyonlarca insanımızı her şeyden önce alçak gönüllülüğü ile büyüledi. Nehirler nasıl alçakta duran okyanusa doğru akarlarsa, binlerce seveni ona aktı, o da onları okyanus gibi gönlü ile kucakladı.
Mustafa dev bir gücün en yetkili noktasında otururken nasıl böyle alçak gönüllü olabiliyordu? Biz, onu tanıyanlar, bunun yanıtını biliyoruz: Mustafa, hepimizin aynı kaderi paylaştığının, aynı gemide yol almakta olduğumuzun bilincindeydi. Toplumda kazananlarla kaybedenlerin olamayacağını; ya hep beraber kazanacağımızı, ya da hep beraber kaybedeceğimizi biliyordu. Hep beraber kazanmak, onun için sadece iş yaşamında başarılı olmanın bir gereği değil, toplumun refahı için bir önkoşuldu. Yaşam öyle bir oyundu ki, herkesin birlikte kazanması gerekiyordu. Mustafa’nın yaşama bu bakışı, “ülkem varsa ben de varım” diyen aile geleneğinin de bir devamıydı.Onun topluma hizmet tutkusunun bir temel taşı altın kalbi ise, ikinci temel taşı da bu yaşam felsefesiydi.
MUSTAFA’NIN DEĞERLERİNİ DE YAŞATALIM
“Topluma hizmet yolunda TÜSİAD’ın, Mustafa için çok farklı bir yeri vardı. İşine en çok odaklandığı dönemlerde bile TÜSİAD onun öncelikleri arasında yer almaya devam etti. TÜSİAD'ı Türkiye'nin en önemli sivil toplum kuruluşu olarak görüyordu, vizyonunu gönülden paylaşıyordu. Mustafa'nın adını ve anısını yaşatalım. Onun için törenler, kitaplar, belgeseller yapalım; adına ödüller koyalım; adını taşıyan okullar, tesisler, enstitüler açalım. Ama bunlarla yetinmeyelim.
Sadece adını ve anısını değil, değerlerini de yaşatırsak Mustafa aramızda yaşamaya devam eder. Ancak o zaman Mustafa'nın yaşamı, “ölümle bitmeyen yaşam” olur.”
KİMSEYİ KIRMADI, HERKESİ KUCAKLADI
“Dostluk, kardeşlik, barışseverlik, hoşgörü, insan sevgisi, güleryüz... Bunlar şairlerin, filozofların, hayal dünyasında yaşayanların, bulutlarda dolaşanların, ayağı yere basmayanların değerleri midir? Bu değerler, siyasette, ekonomide, iş dünyasında, rekabette gereksiz midir? Veya geçersiz midir? Eğer öyleyse, bu değerlerin ete-kemiğe bürünmüş simgesi olan Mustafa, dünya çapında işleri nasıl yaptı, nasıl herkesi kendine hayran bıraktı? Başında bulunduğu kuruluşun 13 yılda değerini, nasıl beş kat arttırdı? Bu dünyadan Mustafa geçtiği için işçimiz kazandı, sanatçımız kazandı, bilim insanımız kazandı, sporcumuz kazandı, toplumumuz kazandı... Hiç kimseyi kırmayan, herkese kucak açan, herkese el uzatan Mustafa yaptı bunları... Mustafa'nın yaşamından ve başarılarından alabileceğimiz hiçbir ders yok mu? Mustafa için konuşmalar yapıp, gözyaşı döküp, kendisine olan sevgimizi, hayranlığımızı ve özlemimizi anlatıp, bu salondan çıktıktan sonra kendi kavgalarımıza geri mi döneceğiz? Çok yazık olmaz mı? Barış içinde ve kardeşlik duygularıyla birbirimize sarılmaya toplumumuzun en çok ihtiyacı olduğu bir dönemdeyiz. İşte bu değerleri, bu duyguları yaşattığımız sürece Mustafa hep aramızda yaşayacak.” 